Sezon sonuna kadar yazar mıyım bilemiyorum, çünkü anime biraz hızlandırılmış versiyona geçti. Çok kısa sürdüğü gibi olayları da hızlandırılmış olarak süzgeçten geçirip veriyor. Sizce de biraz oldu bittiye gelmedi mi olaylar? Kiritsugu durduk yere Kirei’den “en tehlikeli adam” diye bahsedip ondan korktuğunu pat diye niye söylesin? Tamam, olayın sonunu zaten Fate/Stay Night’tan biliyoruz, Kirei Kiritsugu’yu öldürecek. Kaçınılmaz son bu; ama Kiritsugu’ya mâlum mu oldu, hiss-i kable’l vuku mu oldu? Elbetteki novel’ın detaylarını veremezler; ama bu kadar da, ne bileyim… İskender’in boxer’ını göstereceklerine iki dakka ayırıp Kirei konuştursalardı bari…
Kisei sonunda zulayı çıkardı ortaya. Adam toplamış da toplamış 😀 O kadar assassin’i kontrol ettiklerine şaşmamak lazım, adam koleksiyon yapmış yahu. Naruto’da Danzou’nun kolunda Sharingan bahçesi yapması gibi olmuş resmen. Sadaka verir gibi…
Ben hemen yazı amacıma giriyorum. 5. episode izlenimlerimde Fate/Zero’yu Türkçe’ye çeviren no_akbas ile Caster’ın Lovecraft göndermeleri üzerine yaşadığımız hayal kırıklığından dem vurmuştuk. Bu bölümde biraz olsun bu hayal kırıklığını atlattık. Ya da bana öyle geldi, çünkü Caster’ın çağırdığı ilk seviye yaratıklar bana Shoggoth gibi geldiler.
Ya da aç tavuk kendini darı ambarında zannediyor. Ama Caster’ın elindeki kitabın Necronomicon olmama ihtimali giderek güçleniyor. Hatta belki de ben fanboyluk yapıp direk öyle farzettim.
Bir başka güzel sahne ise Kiritsugu’yu büyü kullanırken görmek oldu. Shirou ile kan bağı olmasa da… Adam zamanı kontrol ediyor lan! Kaynet halt yemiş yanında. Ama ben geçen bölümde demiştim bu adamı öldürmek öyle kolay değil diye. Kaynet’in büyüleri de fena değil. Acaba bir Tokiomi büyü savaşı da görür müyüz diye düşünmeden edemiyorum. (Elbette göreceğiz!)
Irisviel’in ideal eş tavırları bizim gibi Heaven’s Feel Sakura’sı görmüş kişileri etkiler mi? Elbetteki hayır. Ama insan duygulanmıyor da değil hani. Bile bile yanmak böyle bir şey olsa gerek. Yazık olacak sana Iri. Saber’ını da al git buralardan.
Her şey bir yana, Fate/Stay Night animesinden başlayıp visual novel boyunca bir türlü ısınamadığım Saber artık benim için antipati yumağı haline gelmeye başladı. Shirou’ya idealist velet deyip geçen insanlar nasıl oluyor da Saber’ın kör idealizmine sessiz kalıyor anlayamıyorum.
Bir sonraki bölümde Caster’ın ikinci seviye hayvanlarının nasıl bir Lovecraft göndermesi olacağını görmeyi iple çekiyorum; ama artık biraz Kariya ile Berserker’e de yer versinler. Olmuyor böyle Saber Saber. Saber taşımızı çatlatacaklar.
Hasılı kelâm, iki dövüş sahnesi dışında yavan bir bölüm oldu episode 7. Bir sonraki bölümde daha derin mevzular görmek istiyoruz. Caster ve Jeanne D’arc takıntısı bir aradan çıksın da hele 😀
O değil de, acaba diyorum, 3. Holy Grail savaşı için de bir anime çıkarırlar mı piyasaya? Holy Grail’in gerçekte ne olduğunu Heaven’s Feel okumamış insanlara da anlatırlar mı? Sonu hüsran olacak hüsranlı yollarda hüzün yaşamanın boşluğundan dem vuracaklar mı? Kisei, Kirei ve Tokiomi üçlüsünün daha büyük planlar peşinde koşarken her birinin bambaşka hedefleri olduğu çıtlatılacak mı? Gılgamış ile Kirei’nin yakınlaşması daha da anlatılacak mı? Yoksa ben çok mu uykusuz kaldım…
Vallahi yazı pek enerjik olmuş, hiç de uykusuz durmuyorsunuz 🙂 Ama sanırım bu sizi son okumam, bu ne yahu;
“Tamam, olayın sonunu zaten Fate/Stay Night’tan biliyoruz, Kirei Kiritsugu’yu öldürecek”
Hayattan soğudum 😀 Olayım bitti…
Her neyse, ben yine tek gözüm kapalı bakarım, çevirir bittikten sonra sizi okumak alışkanlık oldu. Bu arada sanırım o canavarları bize züğürt tesellisi olarak verdiler. Tamamen algımızla oynanıyo burada 😀
“Züğürt tesellisi” 😀 Bu harikaydı 😀 Ama eminim ki ikinci seviye summon’ları bize güzel bir iltifat olacak.
Fate/Stay Night animesinde Shirou’nun Kirei’ye karşı beslediği düşmanlığın ana sebebi Kirei’nin Shirou’nun babasını öldürmüş olması. Hem de tabanca ile, büyü müyü de değil. Ama bilmediğimiz şey(ler), aralarında geçen son konuşma nasıldı, hangi şartlar altında son dövüşlerini yaptılar ve çok daha fazlası… Yani daha önce de söylediğim gibi, bu spoiler’lar geri kalanına bakınca cidden hiç bir şey 😀
Halen uyumadım ve bu bölümü bulaşık yıkarken izledim. Kötü oldu bu hafta sonu 😛
Aslında madem uzattık, tamamını öğreneyim gitsin. Fate Stay Night’ın ilk birkaç bölümünü izlemiştim. Orada patlama sonrası Shirou’yu bulan, bakan adam Kirigitsu’ydu (ahaha, sallıyor olabilirim, kafam karıştı) O patlama da zaten savaş sırasında oldu. Yani o noktada Kirigitsunun ölmüş olması lazım. Beraber kaç sene geçirdiler. Bu savaş kaç sene sürdü de Shirou bu kadar kinlenebildi. Sana aşırı saçma gelecek bu sorumu cevaplarsan benim için büyük bir gizem çözülecek 😀
Estağfirullah ya 🙂
4. Holy Grail savaşının son karşılaşması Saber ile Gılgamış arasında oluyor ve Saber kazanıyor. Yalnız o son karşılaşma sırasında çok büyük bir patlama oluyor ve şehrin güney yakası tamamen yanıyor. Shirou o yangından tek sağ kurtulan oluyor. Gerçi Kiritsugu kurtarıyor onu, o olmasa Shirou da meftaydı. Sonrasında Kiritsugu Shirou’yu evlâtlık edinip yetiştiriyor. Dolayısıyla Kiritsugu’nun tüm idealleri olduğu gibi Shirou’ya geçiyor.
Kirei’nin Kiritsugu’yu öldürmesi çok sonra oluyor. Ve aslında Kiritsugu’nun ölümün gerçek sebebini bilen çok az kişi var, gerçeği de Kirei’nin ağzından duyuyoruz. Shirou da gerçeği orada öğreniyor zaten.
Bence Fate/Zero’yu bitirdikten sonra doğrudan Fate/Stay Night’ı izleyin. Shirou çok güçsüz bir magus iken neden Saber Shirou’ya geldi gibi sorular açıklanıyor.
Sonrasında da sizi anca bir visual novel paklar, çünkü Holy Grail’in gerçekte ne olduğu gibi sorular da ancak orada cevaplanıyor 😀
Teşekkürler! Bu arada Caster’ı Mesut Özil’e benzetenler parmak kaldırsın 😀
Gılgamesh kazanmadımıydı o savaşı ya biri bana cevap verebilir mi lütfen
Aradaki 7 farkı bulun:

Bana direkt taş gelmiş. Neden Shirou’ya idealist velet diyip geçip, Saber’ın kör idealizmine kafayı takmamam…. Öncelikle, Saber Arturia yahu, Shirou ile onu bir tutuyorsan beni hayâl kırıklığına uğratmış olursun, ona göre. xD Bana da zaman zaman batmıyor değil fakat senin gibi bir Saber nefretim yok. Bilakis çok severim. Dark hâlini ayrı bir severim. Tam olması gerektiği gibi portre edilmiş, yakışıyor. Zaten Saber’ın karakterinden çok sevecenliğine dikkât ettiğim için sorun yok benim için. Takım elbiseli hâli ayrı karizma. Saber ‘başarılı’ bir karakterdir ve Fate evreni için olmazsa olmazlardandır. Ha seven sever, sevmeyen sevmez ya da haters gonna hate fakat bu zevk meselesi. Bir Sakura’yı, bir Akiha’yı, bir Ilya’yı, bir Rin’i daha çok seviyorum, bu arada. Yiğidi öldürüp hakkını vermek lâzım yine de. Daha önce bu kadar açıkça sormadım bu yüzden ilk ve son kez bu şekilde soracağım: Heaven’s Feel’in tümünü okudun mu? Gerçekten merak ediyorum çünkü. Bir ara sadece birkaç sahnesine baktığını söylemiştin. Eğer hâlâ tamamlamadıysan Heaven’s Feel’e değinme bence.
Muhabbet derinleşti 🙂
Shirou velet olduğu için kör bir idealizme sahip olması normal, hayat hakkında bir şey bilmiyor; ama Saber koskoca kral yahu. Görmüş geçirmiş olması lazımken, kör idealizm göstermesi bambaşka bir şey değil mi? Sırf karizma ile olacak işler olsaydı Gılgamış hep kazanırdı. İdealizm ile hiç olmaz, olacak olsaydı ülkesini korumayı başarırdı Saber en başta. İnancından ödün vermek mi, yoksa indandıklarını kaybetmek mi? İnanacakların etrafında olmadıktan sonra inancını korumanın ne anlamı kalıyor?
UBW’yi sen de okudun. Shirou ne hale geliyor benden daha iyi biliyorsun. Arturia onun yaşadıklarından daha fazlasını yaşamadı mı? Kendi Caliburn’ü kaybetmedi mi? Lancelot’un ihanetine uğramadı mı? Ülkesini koruyamayıp bir ağaç dibinde tek başına ölmedi mi? Halen neyin idealizmini yapıyor? Shirou ile Saber’ın geçmişlerini bir kenara atalım, ikisinin arasında davranış açısından ne kadar fark var? Sonra bir de ikisinin de geçmişlerini göz önüne alalım. Davranışlarının nasıl olması gerekiyor?
Kaldı ki, bir karakteri karakter yapan geçmişi değildir. Geçmişinin üzerine ne inşa edip bugün ne hale geldiğidir. Bir Kirei karakteri, bir Kiritsugu karakteri, bir Sakura karakteri bu yüzden senin de gönlünde taht kurdu. Saber karakteri şu anda fan service kıvamına kaymaya başladı. İşin ilginci ise, novel’da hiç böyle anlatılmıyor. Orada gerçek bir şovalye izlenimi alırken, burada neden Shirou’nun kadın versiyonu izlenimini alıyorum?
Ha, eklemeden geçmeyeyim, Saber hakkında tüm bu söylediklerim Fate/Zero animesi boyunca aldığım izlenimlere dayalı. Ayrıca takım elbise olayına fazlasıyla katıldığımı belirtip, bence o hali hiç değişmesin, hep öyle kalsın diyorum. Fırfırlı mavi etekten biraz gına geldi 😀
Bir de senin animeler hakkındaki problemlerin, animelere ‘film gözüyle’ baktığından kaynaklanıyor. İlk zamanlarımda ben de öyleydim. Film konseptine alışmış bünyelerin, animelerde bu tarz şeylere takıldığına sıkça rastlamaktayım. Animelerin (ve vnlerin, ve mangaların, ve lnlerin) kendilerine özgü stilleri vardır. Bunlara önce bir hakim olmak lâzım. Bu da en az bir 100 ‘farklı’ anime izlemeden pek mümkün olabilecek bir şey değil. Demek istediğim, elbet az da olsa ‘moe’ elementleri veya aşırı idealizm illâ ki oluyor animelerde. Tamamen ciddiyet ve tarihe sadık bilgiler görmek için tarih kitapları ve başarılı tarihi filmleri izlemek lâzım. Fate/Zero’da veya Fate/stay night’da çok fazla gerçekçilik aramak doğru değil. Hepsinin keyfi ayrı diyeyim…
Film gözüyle değil abi; kitaplara da, filmlere de, animelere de, oyunlara da… Kısacası bir hikâye anlatan her şeye hikâye gözüyle bakıyorum. Fate evreni harika bir hikâye anlatıyor. Karakterleri inanılmaz derecede başarılı.
Dediğini çok iyi anladım, ve açıkçası böyle olması gerektiğine de inanıyorum. Bir şeyi anlatmanın en iyi yollarından biri o şeyin en uç noktasını göstermektir.
Belki fazla gerçekçilik aramamak lazım, ama üstteki cevabıma bakınca aradığım şeyin ‘fazla’ olduğunu hiç sanmıyorum. Dediğim gibi, Arturia karakterinin Kirei’den, Kiritsugu’dan daha fazla hayat tecrübesi yok mu? Hadi bunlar heroic spirit, ondan böyle diyelim. E o zaman Archer’ın o konuşması neydi öyle bizi hüngür hüngür ağlatan? E demek ki ondan da değil? Fate/Zero içindeki Saber görünüş olarak karizmatik, güzel, başarılı ve çekici olsa da; benim için karakter olarak kendi seleflerinin altında kalmıştır, ve antipatimi toplamıştır. Ha, nefret etmiyorum, o kadar da değil 😀 ama İskender karakteri bile şu anda benim için Saber’dan daha sempatik.
Saber’ı Fate serisinin yüzü olarak seçtiklerinden beri (UBW ve HF’de belki tam anlamıyla öyle değil; ama genele baktığımızda öyle), karakterin üzerinde çok oynadılar. Elastik bir şey haline getirdiler, nereye çeksen oraya gidiyor. Evet belki seyirci kaygısı, hitap edilen kesim gibi şeylerin de göz önünde bulundurulması lazım; ama özünü sevdiğimiz Saber, o Caliburn’ü ilk çıkarmaya gittiği zaman saygı duyduğumuz Saber, çocuksu hareketler yapınca Shirou’ya dediğimiz gibi “çocuktur bilmiyordur” deyip geçemiyorum ben şahsen…
Ya da ben çok fazla Kirei’leştim, Saber gibi bir protagonistin varlığını hazmedemiyorum. İdealizmin ölümünü mü görmek istiyorum? Ya da çok mu uykusuz kaldım? Beni hem sen bu hale getirdin.
Her şey bir Mart ayının serin cumartesi gecesi Doruk abinin evinde meşhur soru ile başladı: “Elfen Lied’i izlemiş miydin?”
Ve mâlum cevap, “yok abi izlemedim”.
Olaylar gelişir.
Kendi ellerinle bir canavar yarattın abi, hadi bakalım ayıkla pirincin taşını 😀
Yaaa! 11 yorum x.x
“Irisviel’in ideal eş tavırları bizim gibi Heaven’s Feel Sakura’sı görmüş kişileri etkiler mi? Elbetteki hayır. Ama insan duygulanmıyor da değil hani. Bile bile yanmak böyle bir şey olsa gerek. Yazık olacak sana Iri. Saber’ını da al git buralardan.”
Yaramı deştin şu yorumda x.x Ben hala sap gibi “Acaba animede verirler mi Saber ve Irisviel’i?” diye merak ediyorum. Aralarındaki bağlılık normal bir hizmetkar-usta bağlılığını geçiyor bence. Novel’den anladığım kadarıyla da Saber kötü oluyordu 🙁 Bu arada 7. bölümü izlemedim evet, 1 günde Novel bitirme rekorumla oturdum beynimi sakin tutmaya çalışıyorum bakarsın izler 2. yorumu atarım u.u
Heaven’s Feel için Light Novel var mı yoksa oyunlardan bildiğimiz kadarıyla mı yetinelim?
Unutmadan.. Alter <3
1 günde Novel bitirme mi :s Ne yaptın sen ya? Ben UBW Prologue kısmını bir günde bitirmeye çalışmıştım da yanan devreler üç gün düzelmemişti…
Heaven’s Feel, Fate/Stay Night visual novel’ının üçüncü ve son rotası. Sadece visual novel’a özel, ne animesi ne light novel’ı ne de mangası var; ve bana sorarsan öyle kalsın derim. Sadece Unlimited Blade Works’ü içinden geçebilecek kadar güçlü olanlar erişebilsin ona. Çünkü Fate/Zero’nun kaymaya başladığı yer beni tedirgin ediyor.
Offtopic olacak ama KnK light novelı, buyrun, şiddetle tavsiye ediyorum:
http://www.baka-tsuki.org/project/index.php?title=Kara_no_Kyoukai
Evet devrelerim yandı x.x Vize haftamda Saber Zero, Kiritsugu, Irisviel, Kirei, Berserker, Kase.. Error error error olarak gezmeye başladım x.x
Visual Novel’i biliyorum hatta şu an bilgisayarımda duruyor u.u Ama Light Novel’ı vardır umuduyla bakmıştım. Unutmadan Fate/Unlimited Codes’ta Alter’a özel bir sahne var. Orada da az bahsediliyor neyin ne olduğu. Hatta Bazett’e özel bir kısım daha var. Maiunyu(!) geçiyor. Şahsen ben Heaven’s Feel için OVA olmalı diyorum. O kadar güzel bir bölüm heba edilmemeli.
Not: Saber Alter’ı kurtaranlar bölümündeyim. O kılıcı indirip saplamam göğsüne u.u
Ve hala izlemedim bölümü. Hem korkuyorum hem de vizeler x.x
Vizeler olayına hiç girmeyelim bence… Yarın akşam bir tane var, ben halen bitmemiş bir light novel’ı bitirme ve az önce çıkmış bir oyunu inceleme derdindeyim.
Heaven’s Feel için ne yapılırsa yapılsın az kalır. Şahsen Fate/Zero’yu bu bölüme kadar orjinaline en sadık animelerden biri olarak sayıyorum. Kaldı ki, sen de okuduğun için bilirsin, ne kadar sadık olsa da anlatabildiği yeri o kadar az ki… Kariya’nın değer verdiği kadın tarafından suçlandığı andaki hislerini animede on saniye de mi geçtik?
Dolayısıyla Heaven’s Feel olduğu haliyle kalmalı, ya da en az 100 bölümlük bir anime olmalı.
Heaven’s Feel’de ben olsam Route Route yapardım ya da nasıl demeliyim. Karakter karakter. Bir bölüm bir karaktere özel olabilir.. Ben en çok (ki hala anlayamadım gerçek Alter’ı) Alter Route’u merak ediyorum. Yani nasıl oluştu?!
Fate/Unlimited Codes’u oynadığımda Gilgamesh öldürünce Kase’nin Kutsallığı(!!!!!) bulaşıyordu üzerine ve Alter’a dönüşmeye başlıyordu.
Fate/Zero’da Assassin tarafından öldürüldüğü söylendi(!!!!) Ölümüyle şoka girip Sakura’ya Alter olarak hizmet vermeye başladı.
Ama Alter yolunu oynadığımda Sakura uyandırıyordu Saber’ı Alter formunda ve Alter bunca zamandır rüya gördüğünü, kasenin gerçekliğini şimdi anladığını söylüyordu. Shirou’u katlettikten sonra kendi hikayesinde Saber geliyordu(!) ve Alter vs Saber oluyordu.
Yanılmıyorsam en sonunda, Alter, Saber’ı öldürüp konuşmaya başlıyordu. Hatta metini aynen yazıyorum.
“Do not cry, king knight. You might even make me tear up. This is not the end. For this was all concluded long, long ago. All of your prayers, all of your glory.. They all vanished on that hill in Camlann. Sleep soundly. For you’re the light inside of me.”
Lanet.. T^T
Olay şu ki, Kutsal Kâse diye peşinde gezip durdukları şey, hiçbir zaman efsanelerdeki Kutal Kâse’nin ta kendisi olmadı. Dolayısıyla fake diye çağıracağım peşinde gezdiklerini.
3. Holy Grail savaşının sonunda olanlar sonucunda zaten fake olan Holy Grail, Berserker’in ışığını kaybedip karanlığa geçmesi gibi tamamiyle ‘evil entity’ konumuna geçti. Dolayısıyla temas ettiği herkesi, her şeyi alter edip evil forma dönüştürmeye başladı. Gılgamış’ın temas etmesine rağmen değişim geçirmeyişin sebepleri var. Çok güçlü olması bunlardan bir tanesi (Chaotic Good).
Heaven’s Feel için diyorum ya, yüz bölümlük anime yapmaları lazım en azından. Light Novel’da bile Volume 1’i 5 bölümlük animeye sığdırmışlar (her ne kadar ilk bölüm 47 dakika olsa da…). Kaldı ki buna bile gördüğüm orjinaline en sadık anime diyorum. Bir Tsukihime faciası var ki sorma gitsin…
Bir dakika.. Başka hangi Light Novellar var ki O.o” Bendeki sadece Fate/Zero’luk kısmı kaplıyor. Visual olanı sormuyorum ._.”
Şaka maka Alter bence oldukça karizma.. *-* <3
Berserker Alter'ı biliyorum. Heaven's Feel tamamen kafamı karıştırıyor.
Bir de Hollow Ataraxia var ._."
Hollow Ataraxia’ya göz atma fırsatını hiç bulamadım; ama biraz Higurashi Rei kıvamında olduğunu bildiğimden pek yanaşasım gelmiyor ona.
Bir de iptal edilen bir Fate arc’ı var, Jeanne D’arc ‘ı Ruler klasında servant olarak getireceklerdi 😀 İptal edildi 😛
Sadece Fate/Zero light novel, diğerleri vn.
Fake mi? Yoksa sembolizm mi?
Higurashi Rei?! O.o”
Fate/Extra var, lütfen bak ona lütfeeeeeeeeen T^T
Saber olarak gelen kişiyi gördüğün an şoka girersin. Ben sinirden oyunu kenara attım. Gerçi erkek olan Saber yeteri kadar karizma ve bana verilmedi >.<"
Diğer Classlara da bakmalısın O.O
Maalesef PSP’mi sattım iki sene önce. Ancak Youtube videolarına bakabilirim (var mıdır?).
Fate evreninden otlanan oldukça ürün var, Ilyasviel’in dişi archer olduğu bir manga vardı junmisugi84’ün göstermiş olduğu.
Dolayısıyla novel’lar dışındaki ürünleri ‘canon’ olarak alma konusunda biraz çekinceliyim.
Higurashi Rei’deki Saikoroshi-hen, Higurashi ve Umineko arasında köprü görevi görür.
Abi karıştırma şimdi, herkes senin benim gibi sembolizm ile kafayı yememiş olabilir 🙂 Kaldı ki Light Novel’da baya baya bildiğin fake diyorlar. Bu da şey gibi oldu, “Holy Grail, senin için şöyle böyle diyorlar” 😀
Hollow Ataraxia’daki bir karakter de Shirou ile UBW arasında köprü görevi görüyor gibi bir his var içimde, almış olmuş olabileceğim bir spoilera göre…
Yani tamamıyla bir fan disc değil. Büyük bir çoğunluğu direktman plot içeren bir arc.
Bazett mi? Tamamen salladım 😛 Lynessitt (sanırım böyleydi) falan görmüştüm ben oyunlardan.
Kase sembolizm değil tamamen fake hatta başka bir şey ama ipucu vermek istemiyorum 😛
Teker teker gelin ya 😀
@Doruk abi
Bul bir yerden şu novel’ı oturup okuyalım, neymiş görelim. Böyle hiss-i kalbel vukû ile olmayacak bu iş. Bir de Umineko’dan sonra Fate’teki sembolizim… meh 😀
@Jeanne
Heaven’s Feel okumamış olanlar olabilir, daha fazla spoiler vermeye gerek yok yoksa no_akbas beni kesecek.
O zaman Episode 6’ya alalım sizi bayım u.u