Tam olarak söz verdiğim gibi olmasa da yine aşağı yukarı söz verdiğim gibi, Amnesia: Rebirth Türkçe Yama yayında.
İtiraf etmem gerekir ki, Frictional Games’in en az keyif aldığım çevirisi oldu bu. Bir kez daha “I think” çevirmem gerekirse kusacağım. Ablacım, gözünün önünde olup bitenden de mi emin değilsin? İki cümle yukarıda “eved öyle oldu” dediğin şeyden de mi emin değilsin? Bana kök söktüren A Machine For Pigs çevirisinden bile daha fazla tiksindim. İnceleme yazısı yazarken buna değineceğim.
Ayrıca, arkadaşlar, “ne zaman çıkacak” diye sorup durmayın diye gün verdim, ha verdiğim günü tuturamadım, o ayrı mesele; ama gün verdikten sonra hem yorumlarda hem farklı platformlarda saat sorma olayına girmeniz trajikomik oldu 😀 Allah aşkına ne yapıyorsunuz 😀

Cuma dedim, Cumartesi oldu, ne iş? Evet ben de durumdan memnun değilim. Gecikme sebebi için, eve gelemedim. Çeviri dosyaları da evdeki bilgisayarımdaydı, uzaktan erişemedim. Cuma akşamına kendini hazırlayıp oyunu oynamayı beklemiş de hayal kırıklığı yaşamış olan varsa, işten çıkarma ihtarnamemi imzalayıp insan kaynaklarına gönderebilirsiniz 😉
Şaka bir yana, daha uyku uyumadım, bu yazıyı yazıyorum. Tembellikten değil yani. Neyse.
Açıklamalar
- Bu yama ile Amnesia: Rebirth oyununuz 100% Türkçe olacaktır.
- Buna menüler, notlar, diyaloglar, günlükler, etkileşime geçilebilir durumlar, ve hatta üzerinde yazısı değişten tabletler bile dâhildir.
- Oyunda hemen her yerde (tabletler hariç) ı İ ğ Ğ ş Ş gibi Türkçe karakterleri kullanabildim. Bu benden kaynaklı değil, Frictional Games’in ilk oyunlarından beri düzgün bir UFT-8 desteği ve fontu kullanmasından kaynaklı, bu konuda teşekkürü onlar hak ediyor.
- Çeviri tamamen bana ait, Tansel Altınel / Tanshaydar, paylaşacaksanız belirtirseniz sevinirim.
- Çeviride hatalar, eksiklikler, hatta belki çevrilmemiş yerler görürseniz haber edin, düzelteyim. Sonuçta bu yamayı sizin için yapıyorum, ben oyunu oynadım bitti.
- Yama kurulum dosyasını bu defa başka bir programla yaptım. Eski yamalar kadar sıkıntı çıkaracağını sanmıyorum.
Ekran Görüntüleri










(buradaki yazım hatasını tespit edip yamada düzelttim, bu da burada nazar boncuğu olarak kalsın)
İndirin
Tekrardan yolun sonuna geldik. Güzel sözler söyleyen arkadaşlara çok teşekkür ediyorum.
Daha önce bitmiş ve yayınlamış çeviriler yerine beni bekleyen arkadaşlara da bana olan itimatlarından dolayı teşekkür ediyorum. Umarım sizlere layık bir çeviri olmuştur.
Ha, oyun çıkmasa, çeviri olmasa hâl hatır sormadığınızı da not aldım.
Epic Games Store Kurulumu
Eğer oyunu Epic Games Store’dan aldıysanız, ya da sırf beleş dağıttı diye yüklenip, sonra Google’a türkçe yama yazıp buraya geldiyseniz, ve Türkçe yamayı kurmayı bir türlü beceremediyseniz:
- Yamanın Exe dosyasını yukarıdaki bağlantıdan indirin
- Yamanın kurulumunda Steam klasörü gösteren aşamaya geldiğinizde, yamayı masaüstünde başka bir klasöre kurun.
- Aşağıdaki ekran görüntüsünde görüldüğü üzere, sol tarafta masaüstüne kurmuş olduğunuz yama dosyaları, sağ tarafta ise Epic’ten beleşe indirdiğiniz Amnesia Rebirth oyununun klasörü var. Sol tarafta masaüstüne kurduğunuz yamadan çıkan dosyaları sağ tarafta oyunun klasörüne sürükleyip bırakın.

Yamayı kurduktan sonra altyazıları açmayı untumayın!


Çok teşekkürler 🙂
İyi eğlenceler dilerim 🙂
Şu gün saat sorulmasına uyuz olmanı anlamıyorum. Öyle bi içinde birikmişki gta 6 incelemesi yazsan onda bile buna değineceksin. Eminönünde ki simitçi bile adres sorulmasına bu kadar kıl olmuyordur. Çevirileri parayla satmam diyorsun da parayla satmış olsan bu kadar kıl olmazsın saat soranlara. Ortada bi emek varsa babana bile yapmış olsan karşılığını alman lazım. Yoksa sıkıntı çıkıyor işte. Bu konuda Amerikalılara katılıyorum.
Ahhahah ahahahhah ahhaha
Güzel kardeşim, buna iyi güldüm, iyi kinaye yapmışsın 😀
Çekemeyen anten taksın 😉
Ellerine sağlık dostum.
İyi eğlenceler dilerim 🙂
Tansel abi emeğine koluna sağlık, Allah razı olsun. Neden bu çeviride keyif almadığınız kısmını pek anlamadım 😀 Herhalde inceleme yazısı yazdığınızda anlarım.
Bu arada, bloga mutlaka iki veya üç günde bir girerim, bir şey paylaşmamışsanız bile yeni yazılan yorumları okurum. Sizi ve burada olmayı seviyorum. Bundan sonra daha sık yorum yazıp hâl hatır soracağım 🙂
Oyunu bitirmek için değil, hikayeyi ve olayları kavramak için oynayacağım. Kaliteli oyuna kaliteli yama yakışır.
Çeviri nasıl yaptığına, oyun çevirirken ne adım izlediğine, zorlukları kolaylıkları gibi bütün bunlara dair bir blog yazısı yazmayı düşündün mü?
İşlerinizde kolaylıklar dilerim. Umarım oyuna detaylı bir inceleme yazısı yazarsınız.
Cümlemizden.
Aslında inceleme yazarken buna uzun uzun değineceğim; ama çeviri yaparken oyun önümde açık değil.
İlk önce oyunu açıp bitirdim. Hani konuşmaların, notların, tepkilerin geçtiği şartları bilmem lazım. Yoksa doğrudan açıp çevirsem olaya yabancı olduğum için alâkaya maydanoz bir çeviri çıkacaktı.
Oyun ile ilgili sevdiğim ve sevmediğim şeyler var. Neyse.
Sonrasında çeviriye geçtiğimde, fark ettim ki, bir Frictional Games oyununda ilk defa bu kadar fazla diyalog olduğu için, ya birebir aynı cümleler, ya da bir iki kelimesi değişmiş aynı cümleler defaatle kullanılmış. Bunun çevirisini yaparken, bazen İngilizce’de üç beş kelimenin Türkçe karşılığı hep aynı olduğundan oturup aynı cümleyi tekrar nasıl yazarım diye düşünüp durdum. Bununla uğraşırken baş karakterin cins gibi her şeye ‘I think?’ çekmesi beni çileden çıkardı.
Olayın geldiği nokta şu:
Önümde bir kapı var, I think?
Bu bir iki kez olsa neyse, ama diyalog dosyalarını çevirirken abla mütemadiyen “nefes alıyorum, I think?” modunda olunca benim tepkim de Ya belli işte önünde ne olduğu, kapı işte, hatta etkileşime geçiyorsun kapı işte anasını satayım şekline döndü.
A Machine for Pigs’te, Dan Pinchbeck kendi tarzını sonuna kadar zorlamıştı. Adam düz yazı yazmayı beceremiyor, her şey şiirsel. Nazım Hikmet şiiri gibi, ama her bir satır bildiğin iki üç cümleden oluşuyor. Onu çevirirken bana kök söktürmüştü; ama edebî bir değeri vardı ve beni de o noktada, daha güzel bir cümle ile karşılığını bulmaya zorlamıştı.
Burada ise yaptığım şey çoğunlukla ‘I think’ yerine ya cümle başına ‘galiba’ ya da cümle sonuna ‘sanırım’ eklemekten ibaretti. E bu defa da çevirisini yaptığım cümlenin yapısını yeniden elden geçirmem gerekiyordu. Bu da yaptığım işin zorlayıcı, düşündürücü olmasından ziyade kendini tekrar edip angarya olmasına sebep oldu. Oyunu oynarken bu mesele bu kadar gözüme batmamıştı. İnceleme yazısını yazmadan önce oturup bir kere daha oynayacağım, o zaman tamamen şekillenir.
Bir de SOMA’dan beri ilk defa oturup bir oyuna Türkçe yama yaptığım için oturup bunun adımlarını yazmak biraz alâkasız olacak, sonuçta asıl uğraşım oyunlara Türkçe yama yapmak değil. Onun yerine oyun geliştirme üzerine yazsam daha faydalı. Çeviriler ile ilgili Neden Türkçe Yama? diye bir yazı yazmıştım fi tarihinde. https://blog.tanshaydar.com/neden-turkce-yama.html
Ellerinize emeğinize sağlık hocam teşekkürler 🙂
İyi eğlenceler dilerim 🙂
Sen sade bir teşekkürden daha fazlasını hak ediyorsun eline sağlık nediyim 🙂
Hayır duası yeterli güzel kardeşim.
Emeğinize sağlık
oyunun kurulumu ıle ılgılı bırı bılgı gecerse sevınırım tesekkürler
Ellerine sağlık hocam, şu oyunu translate ile çöp etmişlerdi, senin güzel yamanla şimdi oynayabilirim ♥
Kurulum nasıl acaba ?
Repack sürümde sanırım çalışmıyor emeğine sağlık hocam.
Frictional Games bağımsız bir oyun stüdyosu. İlk Amnesia’yı yaparken çok zorluktan geçti, o dönemlerde de onlarla tanışıklığım vardı. O yüzden korsan sürüm kullanılması beni üzer.
Bir de teknik olarak piyasadaki tüm korsan sürümlere uygun bir kurulum dosyası çıkaramam. Yama kurulum dosyasında maddeleri okursan zaten orada bir çözüm sundum.
Çok teşekkürler, dün bayağı F5’ledim sayfayı. 😀 Olur ama insanlık hali. Soma incelemesini okumak nasip olmadı ama Amnesia Rebirth incelemesini merakla bekliyorum. Yazıklarınızı okumaktan büyük keyif alıyorum. Tekrar teşekkürler, iyi çalışmalar.
SOMA çevirisi döneminde olan olaylar ve yaşadığım kayıplardan ötürü pek ona dönmek istemedim. Hele birkaç çirkin yorum çok üzmüştü beni o vakitte.
Ama Rebirth için bir şeyler karalama planım var, hem de biraz karşılaştırmalı olarak düşünüyorum.
Ben yamayı kuramadım steamden indirdim oyunu sizin yüklediğiniz yama dosyasını da indirdim ve çalıştırdım ama oyun türkçe olmadı neden?
Merhaba Selin,
Ben otomatik olarak C’deki Steam klasörüne kurulum yaptırıyorum. Sizin oyununuz başka bir diskte olabilir. Yama kurulumu sırasındaki maddeleri okursanız, bu tarz durumlar için bir çözüm sundum.
T*şklarına beton yetmez başkan sağ olasın bu devirde senin gibi güzel insanlar kaldımı ya güzel türkçemizi bir oyuna daha kazandırdığınız için çok çok teşekürler
Güzel bir oyun, güzel Türkçemiz, beraber ne kadar güzel oldu, değil mi? 🙂
Laf şey etmeden gitmedi 😀 böyüksün reis.. ben burayı arada dürteyim.. yama içinde sağolasın
Nazar boncuğu olsun o kadarı da 😀
İyi eğlenceler dilerim.
yamanın kurulumu bılgı verırsenız sevınırım tesekkurler
Kurulum dosyasında her şey açık ve net diye düşünüyorum, oradaki maddeleri takip edip de yapamadığınız şey ne?
dedıgınız gıbı yenı klasor acıp onun uzerıne yukledım oyunun kurulu oldugu yere attım dosyayı ama Turkce olmadı
Config ve Maps diye iki klasör olacak masaüstüne kurduğunuz klasörün içerisinde.
Oyunun da aynı klasörlerinin olduğu bir yer olması lazım, oyunun olduğu yerde Config ve Maps diye iki klasörü arayıp üzerine yazın.
Tekrardan teşekkürler hocam, elinize sağlık.
İyi eğlenceler dilerim.
Çok çok sağ olun ellerinize sağlık
İyi eğlenceler dilerim 🙂
Eline sağlık cuma günü kesin ihtimal verdiğin için bir kaç kişinin hayıflanması normal bende dahil yinede teşekkürler olur arasıra aksilikler.
Saat sorma olayı çok hoşuma gitti o yüzden onun üzerine biraz gittim 😀
Cuma akşam üzeri çeviri bitmişti, benim kurulum dosyası hazırlamam ve yayın yazısını yazmam Cumartesi sabahı oldu.
Yoksa ben de planladığım şekilde gitsin isterim tüm işlerim.
Çok teşekkürler emeğiniz için.
İyi eğlenceler dilerim 🙂
teşekkürler hocam, seriyi sevdiğim için merakla bekliyordum kusura bakma 😀
Estağfirullah ne kusuru, ben kahkaha attım. Sabah yazıyı yazarken emoji olmadan yazdığım için (uykusuzlukla o kadar oldu) sinirlenmişim gibi görünmüş, asıl ben özür dilerim onun için. Ama tam aksine, güzel eğlendim. Hatta çeviri sırasında çeviriden tiksindiğim yerlerde iyi bile geldi.
Tansel hocam yama müthiş ellerine sağlık. Rastladığım hatalar:
-Sanırım hisarın içinde (şu cannona tekerlek takmaya çalıştığmız kısım) Hank’in konuşmalarından bir cümle tamamen İngilizceydi.
-Tankın içine girince ateş at vs.. yazıları bozuk.
-Şu cisimlere tıklayınca çıkan yazılarda Ş ve Ğ harfleri çıkmıyor: https://i.imgur.com/y8P3B9w.png
Bunlar dışında birkaç eksik-fazla harf basımı var o kadar. Bunların hiçbiri kesinlikle oyunu deneyimini etkilemiyor elbette, çok zevk alarak oynuyorum. Teşekkürler tekrardan!
Oyunu henüz 4 saat oynadım, fakat oyunun içine tam olarak hâlâ giremedim. Şu ana kadar ufak tefek gerilimli yerler dışında ilk oyunundaki gibi ciddi anlamda korku unsuruyla karşılaşmadım. Oyun bir korku hikayesi, ama içinde neredeyse hiç korku olmayan bir hikaye.
Hikayesi başta ilginç geliyor ancak belli bir yerden sonra kopmaya başladım. Sanki yürüme simülasyonu gibi gelmeye başladı.
Mekanlar ise beni içine bile çekemedi. Tam mekana ısınıyorum her şey harika gibi gelmeye başlıyor; hop çöldeyim, sonra mağarada, yeraltında, farklı bir evrende… mekanlardan dolayı oyun gerçekten bir ara Soma’ya bağlanacak diye düşünmedim değil.
Bence bu oyunu çok beğenenler gibi, çok beğenmeyenler de olacak, arası yok. Hikayesi ise kesinlikle herkesin ilgisini çekmeyebilir.
Keşke tamamen birinci oyunun devamını veya öncesini anlatan bir hikaye olsaydı. Birinci oyundaki Brennenburg kalesi çok daha ilgi çekiciydi.
Kafamda hikaye adına çok soru işareti var ve merak içerisindeyim, fakat inanın oyunu oynama zevkim kalmadı. En son bir oyundan bu kadar sıkıldığımı hatırlamıyorum.
Oniiii-chan no okurimono wo arigatou gozaimasu. totemo totemo ureshii desu ka. Heil Tansayhdar-chan
Tansel abi Penumbra: Necrologue için bir Türkçe yama düşünüyor musun? Ayrıca resmi olarak Frictional Games yapımı bir Penumbra devamı gelir mi? Şanssız Phillip’e ne olduğunu merak ediyorum 🙂
Penumbra, ilginç konusu ve harika bulmacalarıyla Frictional Games’in oldukça iyi bir bir oyunuydu. Keşke devamı gelse.
Penumbra serisi Requiem ile bitti, hikâye tamamlandı, tam döngü sonuçlandı.
Necrologue’u oynamadım, daha öncesinde ben White Night’ı yaptıktan sonra Amnesia hikâyesini devam ettirmek isteyen, Penumbra hikâyesini (bitmiş olduğu hâlde) devam ettirmek isteyen, hatta bana gelip “White Night 2 yapacağım izin veriyor musun” diyenler oldu. O yüzden bu tarz fan-fiction devam hikâyelerine pek sıcak bakmıyorum.
Belki önyargımı kırıp denesem beğenirim; ama yapmam gerekenler, izlemem/oynamam/okumam gerekenler listesinde sıra zor gelir.
Abi Penumbra hakkında biraz daha açık biilgi verir misin? Mesajı gönderdik peki sonra, Phillip’e ne oldu?
Frictional Games’in en sevdiğim oyunuydu Penumbra.
Mesajı gönderdikten sonra ne olduğunu bilmiyorsan ya Penumbra: Requiem’i oynamadın, ya da unuttun. Philip’in hikâyesi zaten Black Plague sonunda tamamlanmıştı; ama ona ne olduğu kısmı Requiem’de tamamen sonlanıyor. Hatta Requiem’in iki farklı sonu olmasına rağmen, ilk son kesin iken ikinci sonunda yine ima edilenlerle hikâyenin tamamlandığını söyleyebiliriz.
Necrologue, 2. oyunun kaldığı yerden devam ediyor. mesajı gönderdikten sonra philip tekrar uyanıyor sonra ise macera başlıyor. penumbra hikayesi requiem ile bitti demişsin de ben seriyi iki kere bitirdim requiem’in finalinde philip’in bilgisayar karşısında baygın halde olduğunu görüyorduk sonra ise bitiyordu. bu demek ki hikaye devam edecek. oyunu ilk bitirişimde “bence bu son değil çünkü ucu açık bitmiş” demiştim ve öyle de oldu Counter Current Games firması hikayeyi devam ettirdi. Necrologue’ta philip’in hikayesi işleniyor tekrar ve o oyunla philip’in hikayesi sona eriyor. Sonraki oyunda ise oradaki olayların nasıl başladığı işleniyordu. şimdi yeni bir oyunu daha çıkacak, o da Red’in hikayesini işleyecek.
Necrologue resmî bir yapım değil, bir kere burada bir mutabakata varalım.
Black Plague’in bittiği yerde zaten oyun bitiyor, hikâye de bitiyor. Requiem’in birden fazla sonu var. Tekrar uyanıyor kısmında bence olayın metaforik olma kısmını kaçırmışsın. Yani seriyi iki kere bitirdim demenin argüman olmasını anlıyorum; ama ben Penumbra serisini 4-5 kere bitirdim baştan sona, üstüne Türkçe yamasını yaptım. Hani oyunu anlamadığımı ima etmen biraz komik kaçıyor. Requiem’de ucu açık bırakılan kısım sadece “bence Philip zaten ölüydü” veyahut da “bence Philip hayatta ama oradan ayrılmasına izin vermediler” gibi bir çıkarım konusunda, yoksa oyun aslında devam ediyor, hikâye devam ediyor gibi bir olay yok. Tuurngait hikâyesi zaten bitti. Philip’in de kendini Red’in intihar ettiği fırında intihar etmesi veya gemide geri dönme halisünasyonu (halisünasyon olduğu aşırı bariz) da metaforik olarak Philip’in ruhunun veyahut da zihninin olaylar sonrasında huzura erip ermediği konusunda bir olay.
Fan fiction ile canon ayrımını yapmayı öğrenmek gerekiyor.
Bizi Translate yamadan kurtardığınız için çok teşekkürler. Zamanında Kuzenin PC’sinde Amnesia: The Dark Descent’e göz atma fırsatım olmuştu, Fakat sonuna kadar bakamamıştım. The Dark Descent ve A Machine for Pigs’i oynadıktan hemen sonra Rebirth’e başlayacağım. Tekrardan teşekkürler. Diğer çevrilmemiş korku oyunumsu şeylere de el atmayı düşünüyor musunuz? Örnek olarak Someday You’ll Return geldi şu an aklıma.
Daha oyun çıkmadan önce benim bu oyuna çeviri yapacağım az çok belliydi. Bazı arkadaşlar doğrulama almak için çeşitli platformlarda sordular. Dolayısıyla niye bu oyuna makine çevirisi yapıldı onu anlamış değilim. Kalitesini sorgulamıyorum, gün gelecek benden daha iyi çeviri yapacak elbet.
Yama hazırlıkları yazısında diğer oyunlara çeviri ile ilgili ufak bir not düştüm 🙂